6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğünde meydana gelen depremler büyük bir afetti. Hepimizi derinden etkileyen bu depremlerde sadece Türkiye’de değil, Suriye ve diğer komşu ülkelerde de büyük maddi hasar ve can kayıplarına neden olmuştur. Deprem sonrası depremzedeler ilk etapta çadırlarda misafir edilmiş daha sonra konteyner kent ve çadır kentlere taşınmışlardır. Bu durum ister istemez birtakım hayati sorunları da beraberinde getirmiştir. Bunlar iskan sorunu başta olmak üzere, sosyolojik, psikolojik, fiziksel, dini, sağlık, sosyal yardım, eğitim, aile hayatı, çocuk ve barınma imkânı gibi problemler olarak karşımıza çıkmıştır. Asrın felaketi olarak nitelenen bu büyük depremde halkımız “devlet ve toplum” işbirliğinin en güzel örneğini göstermiş ve depremden etkilenen insanlara yardım etmek için seferber olmuştur. Aynı durumu Suriye Güvenli Bölge için de söylemek mümkündür. Suriye’de hayırsever işadamları ve sivil toplum örgütleri depremzedelerin yaralarına merhem olmak için önemli çabalar ortaya koymuşlardır.

İnsan her dönemde deprem gibi tabiat olaylarının ardında yatan ilahi gaye ve hikmetleri anlamak istemiştir. Nitekim Allah ve âlem ilişkisini kabul eden bir akıl, âlemde olan hiçbir şeyi ilahi iradeden bağımsız okuyamayacağından depremlerin de ilahi anlam ve hikmetlerin olduğunu kabul eder. Bu, deprem konusunda tedbirli olmamızı ve fizik kanunlara uygun hareket etmemiz gerektiği gerçeğini asla etkilemez. Hatta depreme dayanıklı yapılar inşa etmemek ve her şeyi kadere havale etmek gibi bir düşüncenin İslam tarafından onaylanması mümkün değildir. Bilakis İslam’da kader inancı, tabiatın Allah’la ilişkisine, âlemde her şeyin hikmetle olduğuna ve tüm yaşamın ilahi yasalarla sürdüğüne inanmaktır. Bu nedenle sahihi bir kader inancı depreme karşı duyarsızlığı değil, bilakis deprem konusunda sorumluluğu dini bir gereklilik olarak görür. Bu nedenle, afetlere karşı tedbirsizlik ve ihmal uhrevi bedelleri olan bir tutumdur.

İşte bu sempozyum depreme dair farkındalığı oluşturmak, deprem gibi hadiselerde dini bakış açısını sahih bir temeller üzerine inşa etmek, musibetlerle ilahi irade arasındaki ilişkiyi tartışmak, deprem sonrasında bölgede hala çadırda yaşayan ve ihtiyaç sahibi olan insanları gündeme getirmek ve özellikle deprem zamanlarında sosyal yardımlaşmanın önemine dikkat çekmek maksadıyla düzenlenmiştir.

                                                                                                                                 Prof. Dr. Mustafa ÜNVERDİ

                                                                                                                          Azez İslami İlimler Fakültesi Dekanı

 

Bildiri Kitabına Ulaşmak İçin Tıklayınız